loader image
İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

GÖÇEBE KÜLTÜRÜNÜN MODERN KAZAK KÜLTÜRÜNE ETKİSİ

Türk topluluk ve devletleri tarihin ilk safhalarından itibaren; yerleşik, göçebe ve yaylak-kışlak olmak üzere birçok yaşam tarzını benimseyerek geniş bir kültür yelpazesi oluşturmuşlardır. Bunlar arasında Kazakistan’da bulunmaktadır. Keza tarihsel süreçte göçebe bir toplum olarak varlık sürdüren Kazakistan, modern devlet oluşum sürecinde de göçebe toplum kültürünün izlerini modernize ederek bünyesinde barındırmış ve belli başlı Orta Asya Türk kültürlerini günümüze kadar taşımışlardır. Taşımış oldukları bu göçebe gelenekler, Kazak halkının kimliğini şekillendirmiş ve modern Kazakistan’ın sosyal, politik ve kültürel dinamiklerinde de önemli bir yer edinmiştir.

Bulunduğu coğrafya ve jeopolitik konum bu dinamik ve kültürlerin temelini oluşturan unsurlar arasında yer almaktadır. Coğrafi şartlar toplumları yönlendirmiş ve kimlik oluşturmalarında etken rol oynamıştır. Yaşam alanları, gündelik hayatta kullandıkları araç-gereçler, kıyafetler, takılar ve süs eşyaları gibi birçok kültür unsuru coğrafya ile birlikte şekillenmiştir. (Dilay, Erman, 2024; 35-36)

Orta Asya’da bulunan Kazakistan’da göçebe kültür ile kazak bozkırlarında tarihsel süreç içerisinde sosyal bir düzen sağlamıştır. Bu düzen; halk arasında dayanışma, bağımsızlık ruhu ve doğa ile uyum sağlayarak yaşamayı da beraberinde getirmiştir. Bugün bu değerler, Kazak halkının özgüvenini ve toplumsal yapısını etkilemeye devam etmektedir. Örneğin:1991 yılında SSCB’nin dağılması ile bağımsızlık kazanılması ve sonraki süreçte, Kazakistan milli kimlik oluşturma sürecinde göçebe geçmişini ön plana çıkararak bu mirası yeni nesillere aktarmayı amaçlamıştır. Geleneksel göçebe yaşamı; düğünler, geleneksel el sanatları, takılar, giysiler ve yemek kültürü gibi unsurlarla modern kültürü bütünleştirerek günümüzde hala yaşatılmasına vesile olmuşlardır. Ayrıca, göçebe geçmişinin önemli bir parçası olan at, modern Kazak kültüründe de önemli bir yere sahiptir.

Festivallerdeki at yarışları ve binicilik gelenekleri, halkın tarihine olan bağlılığını ifade etmenin yanı sıra milli kimlik ve kültür bağını gelecek nesillere aktarmak ve unutulmasını önlemek amacıyla modern hayatın içinde varlığı korunmuştur. Keza aynı hususa Yurt (Göçebe Çadırı) kültüründe de rastlamaktayız. Yurtlar sadece yaşam mekânları değil, aynı zamanda Kazak milli kimliğinin bir sembolü olarak görülmektedir. Bu nedenle günümüzde, yurtlar turizm ve kültürel etkinliklerde ve elverişli bozkırlarda kullanılarak Kazak kültürünü temsil etmektedir.

Nitekim bu göçebe çadırlar modern Kazak mimarisi içinde ilham kaynağı olmuştur. Örneğin, Astana’da bulunan Han Çadırı alışveriş merkezi, geleneksel kültürün modern tasarımla harmanlanmasının bir örneği olarak karşımıza çıkmaktadır. Yalnızca mimarisinde değil birçok alanda; ekonomide, aile yapısında, edebiyat ve sanatta, hatta diplomaside bile geleneksel göçebe kültürün izlerine rastlanmaktadır.

Göçebe kültürden gelen deneyim ve bilgi birikimi, Kazakistan’ın kırsal bölgelerdeki ekonomik yapısını desteklemekte, özellikle pastoral tarımda etkin rol oynamaktadır. Göçebe toplumların hayvan sürüleri üzerindeki hâkimiyeti, bugün Kazakistan’ın hayvancılık sektöründe önemli bir yer tutmaktadır. Küçükbaş hayvan üretimi ve süt ürünleri (kımız vs.), Kazak mutfağında da kültürel bir kimlik unsuru olarak kullanılmaya devam edilmektedir. Ayrıca göçebe yaşamın bir parçası olan misafirperverlikte, Kazak kültürünün önemli unsurlarından birini oluşturmaktadır. Bir diğer önemli unsur ise göçebe yaşamın destansı hikâyeleridir. Bu hikâyeler modern Kazak edebiyatında ve sözlü anlatım geleneğinde derin bir yer tutmaktadır.

Dombra eşliğinde anlatılan bu destanlar, bugün hâlâ toplumsal kimliğin bir yansıması olarak görülmektedir. Göçebe geçmişin izlerini yansıtan halı dokumacılığı, deri işçiliği ve çömlekçilik gibi el sanatları, modern dönem içerisinde kültürel mirasın yaşatılması ve ekonomik bir değer olarak kullanılmasında etkili olmuştur.

SONUÇ

Göçebe kültür, modern Kazak kimliğinin ayrılmaz bir parçası olarak korunmakta ve kimlik temellerini oluşturmaktadır. Bu kültürel miras, bir yandan geleneklerin korunmasını sağlarken, diğer yandan Kazak halkının küresel dünyada kendine özgü bir yer edinmesine yardımcı olmakta ve kültürel diplomasi yoluyla uluslararası camiada kültürünü ve milli kimliğini tanıtmaktadır. Modern Kazakistan, hem geçmişe bağlılığını hem de geleceğe açıklığını bu zengin miras sayesinde dengeli bir şekilde sürdürmekte ve gelecek nesillere aktarmak için çalışmalar yapmaktadır. Geniş bir perspektif ile bakılırsa göçebe yaşamın oluşturduğu esneklik ve iletişim becerileri, Kazakistan’ın diplomatik alanda daha etkili bir güç haline gelmesine katkı sağlamıştır diyebiliriz. Keza göçebe kültürü, Kazakistan’ın Türk dünyasıyla olan tarihsel ve kültürel bağlarını da güçlendirmektedir. Türk Konseyi’ndeki etkin rolü, bu ortak geçmişin yansımalarından biri olarak değerlendirilebilir.

KAYNAKÇA

Dilay, S. Erman, D.O. (2024). Orta Asya Göçebe Hayatı ve Sanata Yansımaları, (Sanat ve Tasarım Dergisi). (33): 33-55

https://tasam.org/trTR/Icerik/4188/kazakistanin_kulturel_mirasi_ve_turk_dunyasindaki_onemi(10.04.2025)

https://oneintheorangejacket.com/festivals-in-kazakhstan/(12.04.2025)

https://www.altayli.net/kazak-gocebe-kulturunun-karakteri.html(12.04.2025)

 

YAZAN: HÜLYA HAZIR

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

TÜDİM © 2025